5 Ağustos 2012 Pazar

Bahçemdeki Knidos

Bu konuyu değerli Arkeoloğumuz Fermina D. Hanıma sunuyorum,

Datça'da uygarlık kurmuş olan bir zamanların şehir devletlerinden Knidoslular, zeytinyağı ve şaraplarını Akdeniz'deki diğer devletlere satarmış. Bunları gemilere koymak için dipleri sivri olan, ampfora denilen küplerle yaparlarmış.

Bu gün bahçemde etrafta çirkin bir görüntü yaratan taşları toplarken bazı çanak çömlek parçaları buldum. Knidoslular zamanından kalma parçalar. Belli ki Knidoslular benim bahçemde de oturmuşlar. Nereden nereye, 5 bin yıl sonra ben eski Knidosluların oturduğu bahçede oturuyorum.

Boş yere söylememişler, 'Mal sahibi, mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi?' diye.   
İçlerinde bir parça vardı ki çok dikkatimi çekti. Ampforanın üzerine damgasını bile vurmuş Knidoslu vatandaş. o zamanlar bile alameti farika varmış, şimdinin TSE'si gibi.

Benim şimdiki bahçem belki de Knidosluların çöplüğüymüş, kırılan çanak çömlek parçalarını attıkları...

2 yorum:

fermina daza dedi ki...

sizin bahçe arkeolojik açıdan çok umut vaadediyor :)

ben prehistoryacıyım çok anlamam, bana yeni geliyor bu hellenistik, klasik dönemler falan :) ama haklısınız amforalarına böyle kendi markalarını basarlarmış. güveniyorlardı anlaşılan mallarına :) belki de sizin evin yerinde knidoslu birinin çiftliği vardı, onlar da ağaçlarına gözleri gibi bakıp akşamları rüzgar çıkınca keyif yapıyorlardı. çok mümkün!

ÇAĞATAY dedi ki...

Değerli F.D., sayenizde 'PREHISTORYA'yı da öğrenmiş oldum ve branşınızı çok sevdim...

Yazdıklarınızı yaşanmış kabul ettim, kendimi çok şanslı hissettim. Ne bileyim, ister istemez bir havalara girdim knidoslu çiftlik sahibinin yüzünden...