23 Ocak 2012 Pazartesi

DLR Döndü...

Dlr bu sabah 06:00'da Çorum'a geldi. Garajlara gidip kendisini evimize getirdim. 

Okulu gereği; Profesyonel Turist Rehberi olmak için ön şart müfredatı dahilinde 08 Ocak 2012 günü çıkmış oldukları Türkiye 'Batı Turu'nu bitirerek okulunun da tatil olmasından dolayı evimize geldi. Aralık ayında Türkiye genelinde 3 ilde İstanbul, İzmir ve Ankara'da yapılan İngilizce Dil Sınavı benim en büyük korkumdu onu da Haziran ayında yapılacak ikinci imtihana mahal vermeden ilk girdiği sınavda 95 puan alarak hem beni hem de kendisini ikinci bir imtihan stresinden kurtarmıştı. 

Çekmiş olduğu fotoğraflar kendisinde kaldığından dolayı ben buraya sadece gidip gezdikleri, gördükleri yerlerin belgelerini yapıştırmakla yetindim.   
Daha sonra hazırlayacakları rapora dahil olan gezinin proğram güzergahı şöyleymiş;

Antalya ili Alanya, Manavgat, Serik, Kemer, Finike, Kaş, Kalkan ve Side ilçeleri;

Muğla ili Fethiye, Köyceğiz, Dalyan, Marmaris ve Bodrum ilçeleri;

Aydın ili Didim ve Kuşadası ilçeleri;

Denizli ili;

İzmir ili Selçuk ve Bergama ilçeleri;

Balıkesir ili ve Ayvalık ilçesi;

Çanakkale ili ve Gelibolu ilçesi;

Edirne ili ile İstanbul...

Türkiye Batı Turu bu şekildeymiş.  
Burada Antalya ile Patara Örenyeri'nin müze giriş biletleri görülmekte. 

Biletin sağ tarafındaki koçanda 'ÜCRETSİZ' yazısı dikkatinizi çekmişse hemen onu da belirteyim; tura çıkmadan önce üniversite yönetimi Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapmış olduğu yazışmalarda öğrencilerinin müfredat proğramı çerçevesinde, ders olarak kabul edilen bu gezinin talebelere maliyet getirmemesi için yapılmış bir uygulamadır. 

Öğrencilerin, bu sene 40 mezun verecek olan Nevşehir Üniversitesi Turizm Fakültesi son sınıf okuyanları bu turda yatacak, yiyecek ve yol giderleri kendilerince karşılanmıştır.  
Aspendos ile Myra Örenyerlerinin bileti.
Perge Örenyeri bileti.
Side Antik Tiyatrosu bileti. 
Noel Baba (St.Nicholas Museum) bileti. 
Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Karyalı Prenses Salonu ile Bodrum Mausoleion Anıt Müzesi bileti. 
Bodrum Sualtı Müzesi ile St.Jean Anıtı bileti.
Didim Örenyeri ile Milet Örenyeri bileti. 
Afrodisias Örenyeri bileti.
Bergama Asklepion Örenyeri ile Bergama Akiopol Örenyeri bileti. 
Efes Yamaçevler Örenyeri ile Efes Örenyeri bileti. 
Efes Müzesi bileti. 
Çanakkale Assos Örenyeri ile Çanakkale Troia Örenyeri bileti. 

Ayrıca burada belirtmekte fayda var, Çanakkale Şehitliği de gezilmiş olup Askeri Müze personeli öğrencilere bilet kesmeyip hiçbir ücrette talep etmemişlerdir.   
İstanbul Arkeoloji Müzeleri ile Topkapı Sarayı Müzesi biletleri. 
Kariye Müzesi ile Ayasofya Müzesi biletleri. 
Türk ve İslam Eserleri Müzesi bileti. 

Birde İstanbul'da yapılmakta olan metro kazıları sırasında bulunan eski yerleşim bölgeleri de müfredat dışında gezilmiştir. 

Dlr'nın atmayıp sakladığı biletlerin bir kısmını buraya yapıştırdım. 
Bu kısımda ise gidilen müzelerden alınan tanıtıcı broşürler ve kitapçıkları bulunmaktadır. Süleymaniye Camii ile Ayasofya Müzesi broşürleri. 
Dolmabahçe Sarayı ile Yerebatan Sarnıcı broşürleri. 
Assos Örenyeri ile Fethiye broşürleri. 
İstanbul Arkeoloji Müzeleri ile Ayasofya (Hagia Sophia Museum) broşürleri. 
Ziyaretçiler için Efes Müzesi El Kitabı. 
Efes Müzesi El Kitabının içerisinden Meryem Ana Evi'nin resmi. (House of Virgin Mary) 
Kariye Camii Müzesi'nin 'Kariye, Mimarı ve Ereksleri' isimli kitabı. 
'Medeniyetler Şehri İstanbul' isimli kitap. 
Burada da Antalya Müzesinde bulunan Herakles (Herkül) Heykelinin Yurda getirilişi broşürü bulunmaktadır. 
Herakles (Herkül) Heykelinin yurda getirilişi hikayesi anlatılmaktadır. 
Hikayenin İngilizcesi. 
Bunlarda Dlr'nın gezdiği yerlerden almış olduğu turistik eşyalar.  
Bu da Dlr'nın bana getirdiği hediye kitap.

Kitabı Çanakkale Askeri Müzesinden almış. Yazarı Prof.Dr.Hikmet ÖZDEMİR. Altıncı Cumhurbaşkanımız Sayın Oramiral Fahri S.KORUTÜRK'ün hayatı belge ve fotoğraflarla anlatılmaktadır.

Teşekkürler DLR...

16 Ocak 2012 Pazartesi

Ve Kar Yağdı...

Ocak ayının 15'i olmasına rağmen öyle gözle görülür bir kar yağmamıştı daha. Etrafımızdaki yüksek dağlara yağmasına yağmıştı, köy yolları kapanmıştı ama şehre daha yağmamıştı...
En sonunda geçte olsa yağdı.

Sabah ezanının sesine uyandım, dışarı baktığımda lapa lapa kar yağıyordu. Hemen giyinip dışarıya çıktım. 
Hükümet Konağının yeni bahçe düzenlemesi. Bence eskisi daha güzeldi. Bu görüntüyü elde etmek için asırlık çam ağaçlarını kesti belediyemiz, ne akla hizmet ettiyse...
Yukardaki fotoğrafları flaşlı çekmiştim. Makineyi flaşsız çekime ayarladığım da görüntü daha güzelleşti. 
Gazi Caddesinden Bahabey Caddesine çıkan yolun görüntüsü...
Gazi caddesinin Samsun istikametine giden yönü...
Gazi Caddesinden Saat Kulesine gidiş...
Pir Baba Çamlığı...
Yolumun üzerindeki annemin evinin fotoğrafını da çekmeyi ihmal etmedim, anneciğim uyuyordun biliyorum, bir 'Merhaba, günaydın' diyemeden geçtim evinizin önünden. 
Beni bir müddet takip eden köpek, ne yaptığıma pek akıl erdiremedi, gün doğmadan yola çıkan bu adamı ıssız caddelerde biraz takip ettikten sonra özgürce dolaştığı caddelerinde, sokaklarında kıvrılarak uyumaya başladı...
Saat 06:00'ya geliyordu ki evimin kapısının zilini çaldım. Şerife'de beni bekliyormuş; elince kepçeyle sıcak bir şekilde karşıladı beni...

6 Ocak 2012 Cuma

Amazon Adası (SAMSUN)

Samsun'da bulunduğum zaman içerisinde gezdiğim yerlerden birisi de 'AMAZON ADASI' oldu. 

Amazon Adası denilen mevkiye Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından tarihte yaşadıkları önesürülen Amazonlar anısına bir köy inşa ediliyor. 

Köyün görünümü arkeolojik kazılardan elde edilen bilgiler ışığında yapılmaktaymış.  
Amazon Adası'na hemen girişte devasa bir Amazon savaşçısının heykeli dikilmiş. Sağına ve soluna gene devasa ölçülerde iki aslan heykeli yapılmakta.
Şrf ve Amazon heykeli...

Karadeniz kıyısına yakın bir yerde yaşayan ve müthiş savaşçı olan kadınlar. Aralarında hiç erkek bulunmayan bu kadınlar kendilerine ait bir devlet kurmuşlar. Thermodon (Terme Çayı) kıyısında Themikyra şehrinde yaşarlar, Savaş Tanrıçası Ares’e taparlarmış.

Tarihçi Herodot 'a göre Amazonlar Sarmatya'nın Scythia ile sınır bölgesinde yaşamışlardır. Amazonların öne çıkan kraliçeleri arasında Truva Savaşı’nda yer alan Penthesilea ve kardeşi Hippolyta sayılabilirmiş. 

Amazonların Pontus bölgesinde yaşadıkları söylenir, bölge günümüzde Türkiye sınırları içinde Karadeniz kıyısındadır. Burada kraliçeleri Hippolyta önderliğinde bağımsız bir krallık kurarlar. Amazonların birçok kenti kurdukları iddia edilir, bunlar arasında Ephesus, Sinope, Paphos ve Smyrna sayılabilir. Ünlü tarihçi Herodot Amazonları erkekleri öldürenler anlamına gelen androktones olarak tanımlamaktadır.

Amazonlar eski çağlarda Lycia'yı işgal etmişler ancak Bellerophon tarafından yenilmiştir. İlyada'da yazıldığına göre Amazon kraliçesi Penthesilea, Aşil tarafından öldürülür

Helene, Tityrus'un kızı. Aşil ile savaşmış ve ağır yaralanmış, daha sonra da ölmüştür.

Heykel kaidesinin dört bir tarafında Amazonlara ait figürler bulunmaktadır. 

Amazon savaşçılar genellikle Yunan savaşçılarla savaşırken resmedilmiştir. Helenistik ve Roma çağı tarihte Ön Asya'ya birçok Amazon saldırısından bahsedilir. Antik Çağda Amazonlar birçok tarihi kavimle ilişkilendirilmiştir. Günümüzde amazon ismi genel olarak kadın savaşçı ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır.


Hşpokrat’a göre, Amazonları sağ göğüsleri olmayanlar olarak anlatır. Ona göre kız çocuklarına yapılan ve sıcak bronz bir metalle gerçekleştirilen operasyonla sağ göğüsün büyümesi engellenerek sağ omuz ve kolun gelişmesi sağlanırdı.

Hititler. Hititler o dönemde dünyanın en büyük uygarlıkları arasındaydı. Hititlerin yükselişi MÖ 1300 ’lerde başladı; Mısırlıları yendikleri MÖ 1296 ’da doruğa ulaştı. Ne var ki bir süre sonra batıdan gelen deniz halklarının baskısına dayanamayan Hitit devleti çöktü, MÖ 1200 ’lerde başkentleri Hattuşaş yakıldı. Amazonların yok oluşu gibi Hitit imparatorluğu da hızlı bir biçimde tarih sahnesinden çekildi.

M.Ö. 12. yüzyılda bir grup Amazon'un Anadolu'da yaşadığını ve başkentlerinin Terme olduğunu söylüyorlar. Modern tarihçilere göre, aslında Amazonlar diye özel bir topluluk yoktu. Yunanlılar Anadolu'ya gelmeden önce, burada yaşayan halklar, anaerkil bir aile düzeni içinde varlıklarını sürdürüyorlardı. O yüzden, bu topluluklardaki kadınlara, kadının egemenliği nedeniyle "savaşçı kadın" Amazon adı verildi. Bu halka ilişkin günümüzde çok az şey biliniyor. Onlardan kalma bir mezara henüz rastlanmadı. Son yıllarda, Simerit Gölü'nün derin sularında ortaya çıkarılan antik kentin Amazonlar'a ait olduğu iddia ediliyor.Simerit Gölü Samsun ilinin Terme ilçesi sınırlarındadır. 

Amazonların gerçekten yaşayıp yaşamadıklarına dair belirsizliğin bir dayanak noktası vardır. O da Amazonların ataları olan Sarmatyalılardaki kadın savaşçıların gerçekten var olduğudur. Bir efsane bile olsa Amazonların dayandığı temel gerçeklik burasıdır. Bu gerçeklik arkeolojik kazılardan da anlaşılmaktadır. Özellikle Sarmatya kadın mezarlarında yüzde yirmibeş oranında silahlar çıkmaktadır. Bu durum Sarmatyalılardan sonra İskitler’de de görülmüştür.

Arkeolojik kazılardan elde edilen figürler yay şeklinde yapılan duvarlara resmedilmiş. 
Amazon kültüründen görüntüler.
Kazılarda çıkartılan ve Amazonların döneminde yapıldığı belirlenen heykel...
Adanın, heykelin hemen arkasından Karadeniz'in görüntüsü.  
Amazon Adası'na girişte inşa edilmiş köprüden aslan heykelinin görüntüsü. 
Bir tanesi kısmen tamamlanmış olan aslan heykelini yanındaki arabalarla kıyaslarsak ne kadar heybetli durduğunu görürüz. 
Tamamlanmakta olan ikinci aslan heykeli.