Hindiyi nasıl yapalım derken resimde görüldüğü gibi yapmaya karar verdik. Tabii ki hindinin hepsini yapmadık. Kedilerin ve haftaya Nevşehir'den gelecek olan Dilara'nın istihkaklarını ayırdıktan sonra yukarda görüldüğü gibi yaptık.
Hindinin yanında bir de kestaneli pilav yapalım dedik. Geçenlerde bir arkadaşım Kastamonu İnebolu'dan kestane yollamıştı, oraların kestanesi meşhurmuş. Zaten az bir şey kalmıştı onu da pilav yaparak değerlendirdik.
Kestane deyince; sağ olası Haşim ayabeyimde dün kargo ile bir şeyler yollamış bana. (vallah bu sıralar iyiyim, bir şeyler yollayan yollayana) Yolladıklarının arasında Bursa'nın meşhur "Kestane Şekeri"de vardı. Resimde görülen kestane şekerinin kutusu.
Bu da, kestane şekerinin kutusundan açıldıktan 3 dakika sonraki hali. Arkadaş, ben koliyi açmaya uğraşırken anasıyla kızı 3 dakika içerisinde kestane şekerlerini yiyip bitirip kutusunu tezgahın üzerine koymuşlar. Ulan, adam 1 tane bırakır Allah rızası için.
İşte bu da, Haşim ağabeyimin yolladığı "Nike" marka eşofmanımın üstü. Sağ ol Haşim ağabey; zahmet ettiniz.
Akşam yemeğimizi yedikten sonra Şerife'yle biraz dolanalım diye dışarıya çıktık. Saat 21.00 ve yılbaşı olmasına rağmen şehir ıpıssızdı. Yılbaşıyla ilgili hiç bir hareket yoktu.
Şehrin tam ortasında bulunan Saat Kulesi'nin bir kaç fotoğrafını çektim. Saat Kulesi'ni Çorumlu hemşehrimiz 7-8 Hasan Paşa yaptırmış.
7-8 Hasan Paşa denmesinin nedeni ise attığı imzalarda Osmanlıca yedi ve sekiz harflerini yazmasındanmış. Kendisi Osmanlı ordusunda erlikten mareşalliğe yükselen nadir isimlerdendir. Sultan Abdülaziz'in Koruma Yaverlerindendir. Bu kuleyi 1897 yılında yaptırmıştır. Kulenin yüksekliği 27 buçuk metredir. Paşamız hakkında daha sonra detaylı bir yazı hazırlayacağım.
Sol tarafta eski Şahinci Kitapevi bulunmaktadır.
Burasıda meydandaki parkın gece görüntüsü.
Meydanda Çorum Belediye Binası bulunmaktadır. Resimdeki bakırdan yapılmış kapı belediyenin arka kapısıdır.
Belediyenin asıl girişi Postanenin karşısındaki bu kapıdır. Gerçi bina ufak kalmakla bazı birimler çeşitli yerlere yerleştirilmiştir. Başkanlığın kullandığı sembolik bina burasıdır.
Havanın soğuk olmasından dolayı pek gezemedim, yürüyüşü kısa keserek eve dönüyordum ki valiliğin bahçesinde bulunan ufak meydandaki Atm'ler dikkatimi çekti. Saydığımda 8 tane bankanın Atm'lerinin yanyana durması enteresan bir görüntü oluşturmuştu.
Eve geldim. İçki ve sigarayı bıraktığımdan dolayı yılın son gününü televizyon karşısında geçirmeye karar verdim. Yanıma oğlum KARABİBİK'i alarak Haşım ağabeyimin yolladığı eşofmanlarımı giyerek yeni yılın ilk saatlerini karşılamak için yerime kuruldum.
Diğer oğlum AKBEY'i de yanıma çağırdım, lakin o dekoderin üzerinde uyumakta olduğundan bize katılmak istemedi. Ben de normal karşıladım.
Bu da, bilindiği üzere yılbaşının vazgeçilmezlerinden Milli Piyango bileti. Şimdi beni tanıyanlar, beni bilenler daha da iyi bilsinler diyerekten biletin resmini çekerek buraya yapıştırdım. Bilet ortada, numara ortada. Büyük, küçük bir şey çıkarsa; yok bana çıkmadı, yok ben görmedim, yok ben bilmiyorum gibi laflar olmaz bende. Ne çıktığı veya çıkmadı, cebime ne koyacağım veya koymayacağım buradan belli olacak.
Yeni Yılın tüm Türk ırkına ve Türk vatandaşlarına hayırlı, uğurlu olması dileklerimle...