Bizim köyde adettir, mevtayı gömdükten bir yıl sonra mezar taşı yapılır. Abdullah Amcam da eşi Lütfiye Hanımı kaybettiğinin birinci yılında mezar taşını yaptırdı.Rahmetli Lütfiye teyzem parkinson hastalığına yakalanmıştı. Sağ olsunlar oğulları, kızı, damadı, gelinleri kâh kendileri bakarak kâh bakıcı tutarak Lütfiye teyzeyi son günlerinde rahat ettirmeye çalıştılar.
Abdullah Amcam, mezar taşının yapılacağı günü sabırsızlıkla bekledi. Mezarın nasıl yapılacağına kendisi karar verdi, Babayanı'ndaki mermerciye beraber gittik, daha sonra kızıyla gittiler, mermerci gelerek ölçüleri aldı, mezarı mevtanın birinci senesine yetiştirdi.
Mezar yapılana kadar Abdullah Amcam işçilerin yanından ayrılmadı. İşçilerin eksik yapacağı yerlere kendisi müdahale etti, kendisi gösterdi. Zaten mermerlerin renklerini, mezarın şeklini de kendisi seçmişti.
Mezarın artık son rötuşlarının yapıldığı zamanı görüntülemek için bir gün önceden bana haber vermiş mezarlığa beraber gitmiştik.
Mezarın yapıldığı zaman Abdullah Amcamın sevincine diyecek yoktu. Değerli eşine son görevini de yerine getirmenin mutluluğu yüzünden de belli oluyordu zaten.
Abdullah Amcama: 'O yandaki boş yer neyin nesi?' diye sorduğumda: 'Benim yerim, ben öldükten sonra buraya yatıracaksını beni.' dedi.
Abdullah Amcamın benim evimin yanında bulunan bahçesindeki kuyu. Burada, yazılarımda hep kuyulardan bahsediyorum; bir bahçede kuyu yoksa o bahçeden hayır beklemeyeceksin. Su olmayan yerde hiç bir şey olmuyor.
Mezar yapılana kadar Abdullah Amcam işçilerin yanından ayrılmadı. İşçilerin eksik yapacağı yerlere kendisi müdahale etti, kendisi gösterdi. Zaten mermerlerin renklerini, mezarın şeklini de kendisi seçmişti.
Mezarın artık son rötuşlarının yapıldığı zamanı görüntülemek için bir gün önceden bana haber vermiş mezarlığa beraber gitmiştik.
Mezarın yapıldığı zaman Abdullah Amcamın sevincine diyecek yoktu. Değerli eşine son görevini de yerine getirmenin mutluluğu yüzünden de belli oluyordu zaten.
Abdullah Amcama: 'O yandaki boş yer neyin nesi?' diye sorduğumda: 'Benim yerim, ben öldükten sonra buraya yatıracaksını beni.' dedi.
Abdullah Amcamın benim evimin yanında bulunan bahçesindeki kuyu. Burada, yazılarımda hep kuyulardan bahsediyorum; bir bahçede kuyu yoksa o bahçeden hayır beklemeyeceksin. Su olmayan yerde hiç bir şey olmuyor.Kuyuyu Abdullah Amcam, yıllar önce gençliğinde kazmış. Kuyusu olanlara devlet cereyanı hemen çekiyor, tarımsal sulama olarak da evlere nazaran daha düşük ücret alıyor.
Abdullah Amca; sabahları erkenden gelip bahçesini suladıktan sonra başlıyoruz kağıt oynamaya. Blüm denilen oyunu oynuyoruz. Ben öylesine oynasam da Abdullah Amca çok önem veriyor, hatta bazen, yendiğim zamanlar sanki çok şey kaybetmiş gibi kızarak gidiyor evine.
Abdullah Amcada ki ciddiyete bakın ve oyuna ne kadar önem verdiğini anlayın.
Burada Abdullah Amca akşam sulaması için bahçesine gelmiş, beni tam da ufaktan kestirirken yakalamış, evdekilerde bu fırsatı kaçırmayıp görüntülemişler.
Abdullah Amca; sabahları erkenden gelip bahçesini suladıktan sonra başlıyoruz kağıt oynamaya. Blüm denilen oyunu oynuyoruz. Ben öylesine oynasam da Abdullah Amca çok önem veriyor, hatta bazen, yendiğim zamanlar sanki çok şey kaybetmiş gibi kızarak gidiyor evine.
Abdullah Amcada ki ciddiyete bakın ve oyuna ne kadar önem verdiğini anlayın.
Burada Abdullah Amca akşam sulaması için bahçesine gelmiş, beni tam da ufaktan kestirirken yakalamış, evdekilerde bu fırsatı kaçırmayıp görüntülemişler. Kestirmekte haklıyım ama; sabahın beşinde kalkıp köy yerinde çalışırsanız olacağı bu zaten...
Abdullah Amcamın küçük oğlu Şener'den olma torunları. Abdullah ve Ümit. Bu sene dedelerine çok yardımcı oldular. Abdullah; dedesini devamlı motorunun arkasında bahçeye getirip götürdü.
Abdullah Amcamın küçük oğlu Şener'den olma torunları. Abdullah ve Ümit. Bu sene dedelerine çok yardımcı oldular. Abdullah; dedesini devamlı motorunun arkasında bahçeye getirip götürdü. 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder